Sofya Gezi Rehberi, Sofya Gezilecek Yerler ve Sofya’da Nerede Kalınır, Sofya Konaklama Rehberi
Sofya’ya nasıl gidilir? Sofya’da nerede kalınır? Sofya konaklama rehberi, Sofya gezilecek yerler, Sofya mutfağı ve Sofya’da alışveriş’i anlattığımız Sofya Gezi Rehberi yazımız başlasın o zaman.
“Raste, no ne staree.”
“Büyüyor ama yaşlanmıyor.”
Evet, Bulgarlar böyle sloganlaştırmışlar başkentleri Sofya’yı…
Atatürk’ün ise askeri ataşe olarak görev yaptığı dönemde, bir davette tanıştığı ve aşık olduğu güzeller güzeli Bulgar Dimitrina yüzünden “Gençliğimi Sofya’da bıraktım” dediği kent…Ve benim de turist olarak 2 kez, çalıştığım şirketin önemli bir ofisi bu şehirde olduğu için de ek olarak 5 kez gitmiş oldugum ve çook iyi bildiğim bir kent.
Biz de sizi, yakınlığı, ulaşımın kolaylığı ve çeşitliliği ile hafta sonunuzu Balkanlar’ın bu büyüyen ama yaşlanmayan, Atatürk’ün de gençliğini bıraktığı kentte geçirmeye davet ediyoruz bugün. Özellikle lokalleriyle fazla zaman geçirdiğim için, avcumun içi gibi bildiğim bu kenti keyifle yazdım diyebilirim.
Şöyle düşünün: Cuma akşam saatlerinde orada oluyorsunuz, ertesi günün hızlı temposu için yatıp bir güzel dinleniyorsunuz. Cumartesi şehri keşfedip akşam da güzel bir yemekle günü noktalıyorsunuz. Bir günlük gezi benim için yeterli diye düşünürseniz Pazar günü makul bir saatte dönüşe geçiyorsunuz. Yok, gelmişken biraz daha zaman geçireyim derseniz de dönüş yolculuğunuzu akşama bırakabiliyorsunuz.
İskar nehrinin ve solundaki kollarının üzerine kurulmuş Sofya, etrafı Vitoşa dağlarıyla çevrili yemyeşil bir şehir. 14. Yüzyıl’dan 19. Yüzyıl’ın sonlarına kadar Osmanlı hakimiyetinde kalmış. Osmanlı hakimiyeti bittikten sonra Bulgaristan’ın başkenti olarak ilan edilmiş. 2. Dünya Savaşı’nda Almanlar tarafından işgal edilen kent, 1944’te Sovyet Rusya tarafından kurtarılıyor ve sosyalist bir cumhuriyet kuruluyor. 1990’da ise bugünkü yönetim biçimine geçiliyor. Şimdilerde turizmde yaptığı ataklar ve renkli gece hayatıyla gelecek vaat eden bir destinasyon olmaya aday…
Dile kolay, yaklaşık beş asır Osmanlı hakimiyetinde kalan Sofya; yemekleri, hala devam eden kimi gelenekleri, Bulgaristan nüfusunun yaklaşık yüzde 9’unu oluşturan Türklerin hatırı sayılır bir bölümünün Sofya’da yaşıyor olması nedeniyle bize hiç yabancı bir şehir değil. Osmanlı eserleri ise pek korunamamış olsa da birden karşınıza bir müze ya da camiden kiliseye dönüştürülmüş yapılar olarak çıkıveriyor. Mimari açıdan Sovyet etkisi caddeler, bulvarlar, binalar ve kiliseleri ile daha ağır basıyor.
Sofya Gezi Rehberi
Sofya’ya nasıl gidilir?
Öncelikle belirtelim, Sofya için Bulgaristan vizeniz ya da çoklu Şengen vizenizin olması gerekiyor.
Tercihiniz uçaksa İstanbul, İzmir, Ankara ve Antalya’dan direkt olarak Sofya’ya gidebilirsiniz. Sofya Havaalanı’ndan şehir merkezine gitmek için araç kiralamayacaksanız metro ve otobüs seçenekleri var. 84 numaralı otobüs ve M1 metro hattı şehir merkezine gidiyor.
Sofya’ya en uzun yolculuk trenle…Ancak, bir paradoks gibi görünse de tren size bir gece kazandırıyor, ekonomik olması da bir avantaj… Halkalı Tren İstasyonu’ndan her akşam saat 20.00’de hareket eden Sofya Ekspresi’nden yataklı vagon bileti alırsanız, güzelce uyuyup sabah dinlenmiş bir şekilde şehri keşfetmeye başlayabilirsiniz. Tren istasyonundan yürüyerek 10 dakikada şehir merkezindesiniz. Şuraya Sofya Ekspresi biletlerine bakabileceğiniz bir link bırakıyoruz.
Sofya’da şehir içi ulaşım
Şehrin iki ana metro hattı bulunuyor ve mavi hat havaalanı ile şehir merkezi arasında çalışmasına rağmen şehrin hemen her durağına uğruyor. Bileti metro istasyonundan alabilirsiniz. Gün içinde birkaç kez metro kullanacaksanız günlük bilet almanızı öneririz.
Şehir içi toplu taşıma araçlarından biri de otobüs. Birçok noktaya otobüsle ulaşmak mümkün, Biletinizi otobüs duraklarından alabileceğiniz gibi otobüse bindikten sonra da alabilirsiniz.
Şehir içi ulaşımda hatırlatmalar:
- Gece 12’den sonra toplu taşıma yok
- Taksiye binecekseniz mutlaka fiyatları önceden öğrenin ve pazarlık yapın. VE mutlaka taksimetre açtırın, ama mutlaka.
- Ve Sofya’nın gerçeği: Bütün bu bilgileri aklınızda bulunsun diye yazdık. Çünkü görülmesi gereken her yer yürüme mesafesinde ☺))
Sofya’ya ne zaman gidilir?
Karasal bir iklimin hüküm sürdüğü Sofya, kışın karlar altında çok fotojenik görünse de fazlasıyla soğuk olduğunu söyleyelim. Ünlü kayak merkezi Bansko’ya kayak için gitmeyecekseniz, soğuk yüzünden önermiyoruz. Havaların yavaş yavaş ısınmaya başladığı Nisan ve Mayıs’ta ise yağışlı oluyor. En uygun zamanın Mayıs- Ekim arasında olduğunu düşünüyoruz.
Gezinizi daha cazip hale getirmek isterseniz diye Sofya’da düzenlenen festivallerin tarihlerini de buraya bırakalım:
Salsa Festivali- Mart
Uluslararası Film Festivali- Mart
Caz Festivali-Nisan
Müzik Haftaları- Mayıs
Water Tower Sanat Festivali- Temmuz
Sofya’da Nerede Kalınır ve Sofya Konaklama Rehberi Sofya’da Ucuz Otel Önerileri
Bulgaristan, enflasyonumuz başını alıp gitmeden önce hem konaklama hem de yeme-içme ve alışveriş konularında bize göre çok ucuz bir ülkeydi. Bugün aynı şeyi söylemek zor. Ekonomik açıdan son derece irrasyonel bir dönemden geçtiğimiz için, zaten artık yurt dışındaki ülke ve şehirleri fiyat açısından Türkiye ile kıyaslamamak gerekiyor. Yurt dışında gideceğiniz ülke ve şehirleri, o coğrafyanın diğer ülke ve şehirleri ile kıyaslamak en mantıklısı. Bu açıdan bakınca Sofya’nın Avrupa’nın ucuz şehirlerinden biri olduğu da gerçek.
Sofya özelinde konaklama fiyatları merkezden çevreye doğru değişiyor. Yine de Sofya’nın neresinde kalırsanız kalın her bütçeye uygun seçenekler mevcut.
Fiyatları, avantajları, dezavantajlarıyla Sofya’da konaklayabileceğiniz belli başlı dört bölge var.
Şehir Merkezi
Sofya’nın kalbinin attığı yer. Görülmesi gereken birçok tarihi bina, katedral, kiliseler ve müzeler daha çok şehir merkezinde toplanmış. Şık butik ve mağazaları, cafe-restoranları ile ünlü en gözde alışveriş mekanlarından biri olan Vitoşa Bulvarı da burada. Şehir merkezi akşamüzeri hareketlenmeye başlıyor ve sabahın ilk ışıklarına kadar renkli bir gece hayatı yaşanıyor. Konaklamanın yanı sıra yeme-içme fiyatları da diğer bölgelere göre daha pahalı. Merkezdeki uygun konaklama seçenekleri burada.
Bizim de bir kez konakladığımız Elements Stylish Central, şehrin tam merkezinde yatak odası, banyo, yemek alanı ve mutfaktan oluşan bakımlı bir otel. Dairenin fiyatı, konumuna rağmen oldukça uygun. Sofya’dan ilk konaklama önerimiz burası. Eğer yer varsa mutlaka bakmanızı öneririz. Merkezdeki ikinci önerimiz Sofia Balkan Palace. Tam merkezde, kahvaltı dahil bir beş yıldızlı otel. Şehrin en ünlü alışveriş ve eğlence caddesi Vitoşa’ya 5 dakikalık yürüme mesafesinde, metro istasyonu ise hemen yanında. İş için geldiğimde genelde burada kalıyorum.
Lozenets
Şehir merkezinin biraz dışında ama merkeze de 2-3 kilometre uzaklığında bir bölge. Merkeze yürüyerek ulaşabileceğiniz gibi toplu taşımayı da kullanabilirsiniz. Sofya’nın, sokakları ağaçlarla çevrili ve halka açık pek çok parkın bulunduğu yemyeşil bir bölgesi. Çok sayıda kaliteli otel ve kiralık dairelerin bulunduğu Lozenets’te konaklama, yeme-içme fiyatları ise merkeze göre çok uygun. Bu bölgede konaklama önerimiz Mini Sofia. Her yere yürüme mesafesinde, temiz ve bakımlı banyolu dairelerden oluşan tesis uygun fiyatı nedeniyle listemizde.
Biraz daha lüks bir konaklama bakıyorsanız, Blue Star Luxury Hotel, Lozenets’in iyi bir konumunda, dört yıldızlı, konforlu bir otel. Fiyatlar birçok dört yıldızlı otele göre makul.
Oborishte
Burası da şehir merkezine yürüyerek ulaşılabilecek yakın bölgelerden biri. Ailece ve çocukla konaklamaya uygun olan bölgede, lüks sayılabilecek otellerin yanı sıra bol miktarda üç yıldızlı otel bulabilirsiniz. Çok sayıda yeme-içme mekanı bulunan Oborishte’de fiyatlar oldukça uygun. Burada önerimiz Adella Boutique Hotel. Çocukla konaklamaya da uygun aile odaları bulunan ve ücretsiz otoparkı olan bir apart otel.
Vitoşa
Sakin, sesiz, doğanın ve yeşilin kendisini hissettirdiği bu bölge merkeze oldukça uzak. Gezilip görülmesi gereken yerlere toplu taşıma, taksi ya da aracınızla ulaşabilirsiniz. Bu bölgeyi, şehir merkezindeki ünlü Vitoşa Bulvarı’yla karıştırmamak gerekiyor. Sofya, Vitoşa dağlarının eteklerine kurulmuş bir şehir olduğu için ismi birkaç yere verilmiş. Eğer biraz kafa dinlerim, takılırım derseniz burası sizlik. Hatta tam adres veriyoruz; Tsarsko Selo Spa Hotel
Sofya’da Gezilecek Yerler
Aleksander Nevski Katedrali
Neo-Bizans tarzında inşa edilmiş yapı, adını Rus bir prensten alıyor. Rusya-Osmanlı savaşında ölen 200.000 Rus askerin anısına yapılmış ve inşası 30 yıl sürmüş. Altın kaplama ana kubbesiyle son derece görkemli yapının içi de en az dış görünümü kadar güzel. Öylesine büyük bir katedral ki içinde 10.000 kişi ibadet edebiliyormuş. Kendisiyle aynı adı taşıyan bulvarda bulunan yapı, Sofya’nın en önemli simgesi
Boyana Kilisesi
UNESCO Dünya Mirası listesinde bulunan kilise, bir 10. Yüzyıl eseri. 13. Yüzyıl’da büyütülmüş; 19. Yüzyıl’da bir kilise daha eklenerek bugünkü halini almış.
Banyabaşı Camii
Mimar Sinan’ın bu güzel eseri, Osmanlı’dan kalan nadir eserlerden biri ve halen ibadete açık tek cami… Caminin en önemli özelliği ise iç tasarımı…
Ivan Vazov Ulusal Tiyatrosu
Neoklasik tarzda inşa edilen yapı, bugün Bulgar tiyatrosuna ev sahipliği yapıyor. Tiyatro binası tasarımlarıyla ünlü Hermann Helmer ve Ferdinand Fellner tarafından tasarlanan binada üç ayrı sahne bulunuyor. Yapımı 1906 yılında biten bina, ses ve ışık donatımıyla da ünlü. Atatürk de Sofya’da askeri ataşelik yaparken bu binada verilen balo ve davetlere sık sık katılmış. Belki de Dimitrina ile burada tanıştılar, kim bilir?
Ayasofya Kilisesi
4. Yüzyıl’da Bizans İmparatoru I. Justinian döneminde yapılan kilise, aynı zamanda şehre de ismini veriyor. Şehir Osmanlı hakimiyetine girince camiye dönüştürülüyor. Egemenlik sonrası ise bir süre kaderine terk ediliyor ve geçirdiği sayısız restorasyonlarla özgün haline getirilip tekrar kilise yapılıyor.
Sırmacıyev Evi
Bulgar bir diplomat olan Haralampi Sırmacıyev’in Avusturyalı mimar Grünanger’e yaptırdığı ev, ölümünden sonra Osmanlı İmparatorluğu’na satılmış. Bizim için önemi ise Atatürk’ün askeri ataşe olarak bulunduğu sırada yaşadığı ve çalışmalarını yürüttüğü ev olması…
Sveti Sedmochislenitsi Kilisesi veya Kara Camii
1528’de inşa edilen Mimar Sinan eseri Kara Camii, Bulgaristan’ın bağımsızlığı sonrası Kiliseye dönüştürülmüş. Mutlaka görülmesi gereken görkemli bir yapı.
Sofya Sinagoğu
Avrupa’daki en büyük sinagoglardan olan ve inşası 6 yıl süren yapı 2. Dünya Savaşı sırasında bombalamalarla yıkılmış, daha sonra aslına uygun olarak yeniden yapılmış.
Aziz Nikolas Rus Kilisesi
Sofya’nın en güzel ve en görkemli yapılarından biri. Rus mimar Preobrazhensky imzasını taşıyor. Dışı kadar iç tasarımı ve süslemeleri de göz kamaştırıyor. Kilise, adını çanları bağışlayan Rus Çarı II. Nikolay’dan almış. Ayrıca, içinde çok sayıda Rus sanatçının tabloları bulunuyor. Görmeden dönülmeyecek bir mimarlık şaheseri…
Ulusal Sanat Galerisi
Eski Kraliyet Sarayı günümüzde Ulusal Sanat Galerisi olarak işlevini sürdürüyor. 50.000’den fazla sanat eserini bulunduran galerinin içindeki eserler kadar binası da bir saray olarak görülmeye değer.
Arkeoloji Müzesi
Birçok Osmanlı eserinin, kilise, müze ve başka amaçlarla dönüştürüldüğü Sofya’da Ulu Camii de Arkeoloji Müzesi’ne dönüştürülmüş. Hem Bulgaristan hem de Sofya özelindeki arkeolojik buluntuların sergilendiği yapının en ilgi çeken bölümü Hazine Odası…
Largo Sovyet Binaları
Sofya’da mimari açıdan Sovyet etkisinin ağır bastığını söylemiştik. Largo binaları da bu etkinin en önemli ve güzel örneklerinden… Sosyalist klasik mimarinin üç önemli binasından oluşuyor ve bunlardan biri de eski Komünist Parti binası. Largo binaları Sofya’nın simgelerinden kabul ediliyor.
Muzeiko / Çocuk Müzesi
130 interaktif oyun, bilim stüdyoları ve sanat atölyeleri bulunduran müze; geçmiş, şimdi ve gelecek olarak bölümlere ayrılmış mekanlardan oluşuyor. Aynı zamanda, Doğu Avrupa’nın çocuklar için tasarlanmış en büyük bilim müzesi. Son derece öğretici ve eğlendirici bu müzeyi, Sofya’ya çocukla gidecekseniz mutlaka gezmelisiniz.
Sofya mutfağı
Sofya’da Osmanlı etkisi, eserlerden çok mutfağında kendini hissettiriyor. Yaklaşık beş asır Osmanlı’nın hüküm sürdüğü bu coğrafyada rakıdan boza ve ayrana; cacık, musakka ve dolma bibere kadar birçok ortak lezzetimiz bulunuyor. En ünlü yemeklerine gelince:
Kebabçe, bizim şiş kebabımız kadar ünlü, kebapla köfte arası yemekleri. Şekli bizdekinden daha uzun olan köfte de diyebiliriz. Ama gerçekten çok lezzetli.
Baniçka, hemen hemen bizim peynirli böreğimiz.
Şopska, çok sevilen çoban salataları, üzerinde yöresel bir peynirle servis ediliyor va asıl lezzeti de bu peynirden geliyor. Bob, en çok tüketilen çorbaları.
Taratoru biz meze olarak bilsek de onların soğuk yoğurt çorbaları. Bizde de sık sık yapılan yemeklerden biri.
Tikveynik ise kabağı sevdirmek için icat edilmiş kabaklı börekleri. Ve turistlerin gözdesi Plevne tavuğu…
Sofya’da kayda değer bir yöresel alkollü içki seçkisi var. Sofya çevresindeki üzüm bağlarının ürünü olan şarapları çok rağbet görüyor. Yerel içkilerinden sizin için derlediklerimiz:
Rakiya, ünlü erik rakıları. Gamza, Sofya yöresinin üzümlerinden elde edilen lezzetli bir şarap.
Rubin de damıtılmış şaraptan elde edilen alkol oranı yüksek içkileri. Stolichno, hemen her yerde karşınıza çıkan yerel biraları.
Mastika, sakız aromalı, yüksek alkollü bir içki. Menta ise ünlü nane likörleri
Sofya Yeme – İçme ve Mekan Önerileri
Sofya’da yeme içme hala görece ucuz diyebiliriz. Tek sevmediğimiz yanı çok fazla şeye kişniş koyuyorlar, eğer bizim gibi sevmiyorsanız mutlaka önden kişnişsiz gelsin deyin, rahat edin. :))
Dya’s: Bu mekan, sağlıklı ve lezzetli kahvaltı seçenekleri ile dolu. Taze sebzeler, ev yapımı reçeller ve farklı ekmek çeşitleri ile Sofya’da en sevdiğimiz kahvaltıcı diyebiliriz. Atmosferi de oldukça samimi; rahat bir kahvaltı için ideal.
Rainbow Factory: Brunch tabaklarıyla hem gözünüzü hem de karnını doyuran bir mekan! Hem tatlı hem tuzlu seçenekleri var, arkadaşlarla kalabalık gidip oturmak için de ideal.
Coffee Republic: Sofya’da en sevdiğimiz kahveci burası! Kahveciler listesine eklemelik.
Veda: Bu da ikinci en sevdiğimiz kahveci. :)) Ortamı oldukça samimi. Tatlılarını da seviyoruz.
Manastirska Magernitsa: Bulgar mutfağından lokal bir mekan denemek isterseniz burası mükemmel bir seçim! Geleneksel yemeklerin yanı sıra, nostaljik bir atmosferi de var. İçerisi sıcak ve samimi, yemekler de oldukça doyurucu. Burada özellikle “banitsa” ve “sarmi” denemenizi tavsiye ederim.
Hadjidraganovite kashti: Geleneksel Bulgar mimarisine sahip bu restoran, sadece yemekleriyle değil, atmosferiyle de etkileyici. Porsiyonları oldukça büyük ve fiyatları porsiyonlara göre oldukça uygun. Yemek listesine almalık mekan.
Sense Hotel Rooftop: Şehir manzarasına karşı akşam yemeği yemek isterseniz burayı mutlaka kaydedin. Yemekleri, kokteylleri ve manzarası çok güzel.
One More Bar: Sofya’daki en popüler barlardan birisi! Biz kokteyllerini çok sevmiştik.
Başta Vitoşa Caddesi olmak üzere hemen yerde şık restoran ve kafelerin bulunduğu Sofya’nın en özgün lezzetlerini tadabileceğiniz mekan önerimiz ise atmosferi de özgün, fiyatları ise çok makul olan The Hadjidragana Tavern…
Sofya’da alışveriş
Sofya, çoktan AVM’ler kenti olmuş bile… Alışveriş merkezlerinin yanı sıra butik mağazalar, hediyelik eşya dükkanları da turistlerin uğrak yeri. Alışveriş merkezlerinin en ünlüsü Mall of Sofia… 130’dan fazla mağazayı ağırlayan bu modern merkez dört katlı. Dünya markalarından yerli markalara kadar çeşitli ürünlerin satıldığı merkezde, kafe-restoranlar, sinema salonları ve marketler de bulunuyor.
Vitoşa Bulvarı ise alışverişin gözdesi. Çok sayıda mağaza, butik ve hediyelik eşya satan dükkanların sıralandığı caddede, pahalıdan daha uyguna aradığınız her şeyi bulabiliyorsunuz.
Central Sofia Market Hall, Neo Rönesans tarzında inşa edilmiş bir yapıda hizmet veren ünlü pazarları. Birinci katta, özellikle yöresel ürünlerden oluşan gıdalar, ikinci katta ise giysi, aksesuar, mücevher, takılar satılıyor. İçeride ayrıca bir fast-food da bulunuyor.
Zhenski Pazarı, Kadınlar Pazarı olarak da biliniyor. Gıda ürünlerinin ağırlıklı olarak satıldığı pazarda, giysi ve mutfak eşyaları da bulunuyor.
Antika pazarı, Aleksander Nevski Katedrali’nin tam karşısında, binbir çeşit antika ve ikinci el ürünün satıldığı bir pazar.
Billa’lar ise şehrin dört bir yanına yayılmış, bizdeki üç harflilerden ☺)) Fiyatları ise bizdekiler gibi biraz daha ucuz…
“Sofya’dan hediyelik ne alabilirim?”, diyenlere de önerilerimiz var.
Bulgaristan, dünyanın önemli gül ve lavanta üreticilerinden. Bu yüzden gül ve lavantadan yapılmış ürünler çok meşhur.
Telkari el işleri de turistlerce çok beğeniliyor. Çerçeveden bardak altlığına, takılara kadar çeşit çeşit el işi telkârilerden alabilirsiniz.
İkonlar, el sanatları ürünleri de hediyelik eşya dükkanlarında sizi bekliyor.
Bizde daha çok bileklik olarak kullanılan, baharın müjdecisi martenitsa’ların her çeşidi de Sofya’da çokça satılan hediyelikler arasında.
Gitmişken yöresel şarap ve likörlerinden almayı da unutmayın.
İyi gezmeler ☺))
Buradan yolunuz Yunanistan’a doğru düşerse Dedeağaç’a da mutlaka uğrayın. Bu yüzden Dedeağaç gezi rehberi yazımızı da buraya bırakalım.