Almanya’da Dil Okulları ve Masrafları

Almanya’da Dil Okulları

Geldik Almanya’da Dil Okulları yazımıza ve dil okullarının masraflarına 🙂 Son görüşeli beri daha doğrusu blogumuza son yazımızı yükleyeli beri, maalesef Frankfurt’a yaz hala gelemedi. Bir sonraki yazımızı ‘Frankfurt’ta Bahar Zamanı Gidilecek Yerler’le ilgili yazarız diye düşünmüştük ama olmadı, olamadı… Yani bu aralar pek dertliyiz anlayacağınız.

Daha önce yüksek lisansa nasıl başvurduğumuzdan, Almanya’da hayat ve Türkiye’de hayat arasındaki farklardan, ve Avrupa’da Yüksek Lisans Sonrası Kalıcı Olmaktan bahsetmiştik. Sıra geldi Almancaya!

Frankfurt’taki ilk yılımızda Almancaya asla ilgi göstermeyip ‘Ali Ata Bak’ seviyesinde bırakmıştık fakat ikinci yılımızda, Almanya’da bir süre daha kalmaya karar verince, bu pek çirkin dili öğrenmek şart oldu! Hala sular seller gibi konuştuğumuzu söyleyemeyiz tabii ki ama Almancamızı belli bir seviyeye getirdik. Almanca ile ilgili de son zamanlarda çok mail alınca, şu ‘Alamancı’ Almancası nasıl öğreniliyor onu yazalım dedik!

Size uygun bir Almanca kursu nasıl bulunur, fiyatları neler, çalışma yahut okuma için yeterli bir Almancaya ne kadarda kavuşulur, dil okulu için Almanya’ya gelenler konaklamayı nasıl ayarlıyor ve her şey dahil bu iş ne kadara patlıyor hepsinden bahsedeceğiz. Bu aralar Frankfurt’taki soğuklarda eve tıkıldığımız ve bol bol ‘dil öğrenme teknikleri’ ile ilgili araştırma yaptığımız için bunlardan da bir demet sunabiliriz!

Bir de son ve çok alakasız olarak; sevdiğimiz TED konuşmacılarından biri olan Michael Norton, konuşmalarından birinde ‘mutluluğun nasıl satın alınabileceğinden’ bahsetmiş. Bu yaştan sonra Almancayla falan uğraşmaktan vazgeçip ‘mutluluğu satın almak’ isterseniz Buraya tıklayarak nasıl yapılacağını öğrenebilirsiz.

Almanya’da Dil Okulları ve Masrafları

Şöyle başlayalım, Almanya’da Almanca öğrenmek isteyenler genelde ikiye ayrılıyor;

1-) Almanya’da bir ‘İngilizce Yüksek Lisans Programı’nı kazanmış olanlar ve yüksek lisansı yaparken bir yandan da Almanca öğrenmek isteyenler (yahut İngilizce bir iş pozisyonuna kabul alıp, o sırada Almanca öğrenmek isteyenler). Biz bu kategoriye gidiyoruz ve işimiz görece daha kolay.

2-) Almanya’da bir ‘Almanca yüksek lisans programına (ya da daha gençler için üniversiteye) başvurmak isteyenler (çünkü genelde bu programına ücretsiz oluyor) ve bunun için de, doğal olarak önce Almanca öğrenmek isteyenler. Şöyle düşünün, Almanya’da İngilizce yüksek lisans programlarının fiyatları yılda 20.000 Euro’ya kadar çıkabiliyor ve aynı programların Almanca eğitim verenlerinin çoğunun ücretsiz olduğunu düşününce, Almanya’ya gelip ve Almanca öğrenmeye bir miktar para harcadıktan sonra bu Almanca programlarda ücretsiz okumak hiç de mantıksız değil, değil mi?

Yani diyelim ki, Almanya’da yüksek lisans yapmak istiyorsunuz ve aynı zamanda bütçeniz sınırlı olduğu için ücretsiz bir yüksek lisans programı arıyorsunuz, bunun için de Almanca öğrenmeniz gerekiyor haliyle. Dil okulunu acentalarına para vermek istemiyorsunuz ve hangi şehri, hangi dil okulu seçmeniz ve ne kadar bütçeye sahip olmanız gerektiği konusunda kararsızsınız. Hoşgeldiniz, doğru adrestesiniz! (Düşük bütçeli kanallardaki bal reklamları gibi oldu ama idare edin artık bizi) 🙂

Türkiye’de Almanca öğrenmek vs Almanya’da Almanca öğrenmek:

Tabii ki Almanca’yı Türkiye’de yaşadığınız şehirde de öğrenebilirsiniz. Olmaz diye bir şey yok, kendi şehrinizde de yoğunlaştırılmış bir Almanca programı bulup, istediğiniz almanca seviyesine gelmek mümkün. Fakat bir dil okulunda öğrendiğiniz Almancayla, ana dili Almanca olan birisinin sokakta konuştuğu almancanın ne kadar farklı olduğunu düşünmeniz gerekiyor. Mesela bizim Türkçe’yi kitaplarda yazılanlardan ne kadar farklı konuştuğumuzu düşünün. Almancada da kursta öğrendiğiniz Almanca ile sokak almancası çok farklı ve kursta B2 seviyesine gelmiş bir insan, sokaktaki Almanın dediği tek bir kelimeyi anlayamayabiliyor. Türkiye’de ‘öğrendim artık bitti bu iş’ diye düşünüp Almanya’ya gelip de, aleman pasaport polisinin sorusunu anlamayanlar var! Özet olarak, Almanca’yı alemanlarla diyalog kurarak öğrenmenin size faydası çok.

Dil okulu için, Almanca’yı biraz öğrenip öyle gelmek mi yoksa sıfır Almancayla gelmek mi?

Frankfurt’taki ilk senenin sonunda bile Almancamız ‘Apo kommee laa kommee’ seviyesindeydi ve açıkçası hiç sorun yaşamadık. Almanya’da küçük şehirlerde dahi genci-yaşlısı İngilizce konuşmayı biliyor. O yüzden eğer İngilizceniz varsa, pekala sıfır Almancayla da dil okuluna başlayabilirsiniz. Fakat İngilizceniz hiç yoksa, Türkiye’de en azından birkaç ay Almancaya başlangıç kursu almanız iyi olur. Böylece pasaport polisiyle konuşurken, yabancılar ofisiyle ya da en basitinden yol sormanız gerektiğinde rahat edersiniz. O da yoksa ve sıfır İngilizce ve sıfır Almancayla geliyorsanız, ucunda ölüm yok ya. Elbet bir gurbetçi kardeşimiz yardımınıza koşar. Çok da şeetmeyin! 🙂

Ha bir de şunu söyleyelim, Almanya’da neredeyse bütün dil okullarında, başlangıç seviyesinden son ana kadar derslerin tamamı Almanca işleniyor. Yani sizin sıfır (0) Almancayla girdiğiniz ilk Almanca dersinde dahi, öğretmenler tek kelime İngilizce konuşmuyor ve bir şekilde hareketlerle, mimiklerle falan işi hallediyorlar. O yüzden hızlı öğreniyorsunuz. Konuyla alakalı olmasa da yazalım, hani Türkiye’de bizim de alışkın olduğumuz, siz bir soruyu bildiğinizde hocaların size ‘afferim!’ demesi ya da takdir etmesi gibi bir durum Almanya’da pek yok. O yüzden hocalar size en baştan biraz ‘gudubet’ gelebilir.

Yüksek lisans yapmak için hangi seviye Almanca gerekiyor? Ve Çalışmak için hangi seviye Almanca gerekiyor?

Bu yelpazesi çok geniş bir soru. Önce yüksek lisanslardan örnek verelim. Almanya’da bazı yüksek lisans programları yarı İngilizce yarı Almanca olabiliyor ve iki dilde de belli bir seviye istiyor. Örneğin şurada  ‘Computational Sciences in Engineering’ bölümü için olan dil gerekliliğini vermiş. Program iki yıl ve dersler ilk yıl tamamen İngilizce, ikinci yıl ise Almanca ve İngilizce birlikte işleniyormuş. O yüzden de ilk yıl üniversiteye başvururken IELTS’ten 6,5 almış olmanızı isterken Almanca’dan sadece A1 sertifikanız olması yetiyormuş. Fakat şurada yine benzer bir program var ve IELTS’ten 6,5 civarı isterken Almanca’dan en az A2 istiyor. Bunlar tabii ki merhametli olanlar!

TestDAF Sınavı

Bir de eğitim dili tamamen Almanca olan yüksek lisanslar var ve şurada gördüğünüz gibi en az B2 seviyesinde Almancanız olmasını isteyebiliyorlar. Okuyacağınız bölüm hukuk gibi sözel ağırlıklı bir bölümse C1 sertifikanız olmasını dahi isteyebiliyorlar. Yani sizin önce başvuracağınız okullara karar verip, onların seviyesine göre hazırlanmanız gerekiyor aslında. Bir de doğal olarak, seviyenizi kanıtlamak için TestDAF sınavına girmeniz gerekiyor. TestDAF’ı, IELTS’in Almanca seviyesi ölçen versiyonu olarak düşünebilirsiniz.

Eğer belli bir seviye Almancanız varsa fakat kendinize TestDAF’ta başarılı olmak konusunda güvenmiyorsanız, dil okullarının sadece TestDAF’a hazırlayan kursları var, onlara da kayıt olabilirsiniz. Aşağıda detaylı değineceğiz. Biz TestDAF’a henüz girmedik çünkü kendimizi hazır hissetmiyoruz, zira girersek de kendimize bir Goethe (gelme) ödülünü uygun göreceğimizi düşünüyoruz!

İşte yüksek lisans için genel olarak olaylar bölge gelişiyor. Lisans için düşünen ve daha genç olan arkadaşlar da aynı şekilde Daad.de’den lisans programlarının dil seviyesi gerekliliklerine bakabilir. Mesela Elektrik Mühendisliği Lisans’ı için gerekli olan seviye B2-imiş.

Çalışma Almancası için ise işler bir tık daha kolay. Tabii ki eğer iş pozisyonunuz Almanca ise sizden iyi bir Almanca seviyesi istiyorlar ama genelde TestDAF gibi bir sınavla kanıtlamak yerine, sözlü mülakatı Almanca yapıp, seviyenizi öyle ölçüyorlar. Sebebi de şu, TestDAF’ı çok çok iyi bir seviyeden almış olabilirsiniz ama bu çalışacağınız bölümle ilgili ‘iş Almancası (business German)’ dedikleri yeteneğiniz olduğunu kanıtlamıyor maalesef. Yani hem iyi hem kötü! Özetle, Almanca bir iş pozisyonuna başvurmak istiyorsanız, siz Almancayı her nerede ve nasıl öğreniyorsanız öğrenin yeter!

Almancada Hangi Seviyeye Ne Kadar Sürede Gelirim?

Bu konuda aslında sevgili Mark Twain şöyle bir şey demiş ama siz ciddiye almayın :); “dilbilim araştırmalarım bana gösterdi ki, yetenekli bir kişi ingilizceyi (imla ve telaffuz hariç) otuz saatte, fransızcayı otuz günde, almancayı otuz yılda öğrenebilir. öyleyse, bu dilin kırpılıp tamir edilmesi gerektiği apaçık ortadadır. olduğu gibi kalacak olursa, nazikçe ve saygı ile ölü dillerin arasına yerleştirilmelidir, zira yalnızca ölüler onu öğrenecek zamana sahiptir”.

Şimdi zaten dil okuluna gitmeye niyetiniz vardı, geldik dil okuluna karar vermeye! Size kendi gittiğimiz dil okulundan örnek verelim; diyelim ki sıfırdan başlayacaksınız, yani A1 seviyesindesiniz, ve ulaşmak istediğiniz seviye B1, yani B1’i bitirmek istiyorsunuz.

A1 denilen başlangıç seviyesi, bizim gittiğimiz kursta A1.1 – A1.2 – A1.3 olarak 3 bölüme ayrılıyor ve toplamda 3 bölüm olan A1’i ne kadarda bitireceğiniz, doğal olarak kursun yoğunluğuna göre değişiyor. Pazartesi-Çarşamba ve Cuma olmak üzere haftada 3 gün – 1,5 saat giderseniz, haftada 4,5 saat Almanca öğrenmiş oluyorsunuz ve A1 tam 8 ayda bitiyor (öh)! Yoğunlaştırılmış programa (Intensive) kaydolup, Pazartesi-Cuma haftada 5 gün, günde 4’er saat giderseniz ise A1 üç ayda bitmiş oluyor!

A1’den sonra da seviyeler A1 – A2 – B1 – B2 – C1 şeklinde gidiyor. O yüzden anlayacağınız gibi ortalama bir B2 seviyesine gelmek, tamamen sizin motivasyonunuza ve kursunuzun yoğunluğuna bağlı oluyor. Bize sorarsanız da en mantıklısı dili bir an önce halletmek açısından, yoğunlaştırılmış yani her gün düzenli olarak gideceğiniz bir kurs programı seçmek.

Almanya’da Dil Okulları İle İlgili Ek not 1:

Eğer Almanya’ya gelmek için ‘dil okulu vizesi’ alacaksanız, haftada en az 20 saatlik bir kursa kaydolmuş olmanızı isteyebiliyorlar, kimi zaman da A1 seviyesini hali hazırda Türkiye’de öğrenmiş olmanızı ve Almanya’da A2’den başlamanızı isteyebiliyorlar. Fakat bunun için en doğru bilgi tabii ki de Almanya Konsolosluğu’dur. Bunlar bizim tecrübe ettiğimiz değil, başkasından duyduğumuz bilgiler.

Buraya izninizle gereksiz bir bilgi ekleyeceğiz! Almanca kolay değil demiştik, o yüzden öğrenirken bir yandan da konuşmak, pratik yapmak çok önemli ve kendinize bir öğrenme metodu geliştirmek de önemli!

Bilişsel psikologlar “öğrenme” konusuna kafayı taktıktan ve bazı teoriler edinmişler. Bunlardan biri olan şema teorisine göre, geçmiş yaşantılarımız sonucunda edindiğimiz çeşitli bilgiler beynimizde genel taslak, şema ve şablonlar yaratıyor ve önümüze gelen her yeni bilgiyi bu taslaklara oturtarak anlam veriyor ve biçimlendiriyoruz. Aynı şablondaki bilgilerin bir arada kolayca öğrenilmesi de bu nedenle mümkün; örneğin yeni bir dile ait kelimeleri öğrenirken belli konudaki kelimeleri gruplayıp bir arada öğrenmek, rastgele sözlükten kelime öğrenmekten daha kolay, daha kolay akılda kalıyor ve hatırlanıyor. Siz de Almancada kelimeleri öğrenirken, bu yöntemi hatırlayıp, bulunduğumuz odadaki tüm eşyaların almancasını ezberlerken, önce kapı, pencere gibi ana yapılar, sonra kaba eşyalar, sonra daha ufaklar ve sonra da kapalı çekmece gözlerindeki eşyaları öğrenirseniz, çok daha kolay aklınızda kalıyormuş! Gereksiz bilgi faslımız bitti!

Şehire ve dil okuluna nasıl karar veririm? Dil okulu ücretleri ne kadar?

Heh, geldik zurnanın zzztt dediği yere! Yüzlerce dil okulu var ve siz nasıl karar vereceksiniz? Öncelikle şunu söyleyelim, dil okullarının da doğal olarak ucuzu-pahalısı var ve ucuz okullar her şehirde var. Yani Almanya’nın en pahalı şehri sayılan Münih’teki bir ‘ucuz’ dil okuluyla, Almanya’nın en ucuz şehirlerinden olan Aachen’daki bir ‘ucuz’ dil okulunun ücretleri çok değişmiyor. Yani sizin masraflarınızı değiştiren dil okulu ücretlerinden çok, yaşama masraflarınız olacak. Ve şunu da eklemeliyiz ki, daha uygun ücretli dil okulu, daha az iyi dil okulu anlamına gelmiyor 🙂

Bizim Dil Okulu Önerimiz – EF Almanya Dil Okulları

Almanya’da dil okulu seçerken inanın çok araştırdık ve verdiğimiz nihai karar kurumsal ve bu işi bilen bir dil okuluna gitmek istediğimiz oldu. Burada size gönül rahatlığıyla EF Almanya Dil Okulları’nı önerebiliriz. Hem kurumsal olmaları, hem fiyatlarının çoğu okula göre uygun olması bir de üstüne belli bir kaliteyi çoktan yakalamış olmaları EF’i önermemizin en büyük sebepleri.

Dil okuluna Almanya’da dil okulu tecrübesini yaşamak için en güzel şehirlerden birisi olan Berlin’de gitmeyi düşünüyorsanız EF’in Berlin‘deki dil kursunu, ya da bizim gibi Münih‘i tercih edebilirsiniz. İki şehrin de yeri bizim için ayrı! İlginizi çektiyse şuradan iletişime geçebilirsiniz.

Dil okulunu seçtik, sonrası nasıl oluyor?

Hemen söyleyelim! Öncelikle internette yaptığınız araştırmalar veya arkadaşlarınızdan duyduğunuz öneriler sonucu bütçenize uygun bir dil okulu ve şehir seçtiniz diyelim, tebrikler en zor kısmı bitti! Şimdi dil okuluna kaydolacaksınız ve yerinizi ayırttıktan sonra vizeye başvuracaksınız.

Dil okuluna kaydolma kısmı zaten basit; dil okullarının internet sitelerinde ‘contact’ kısmı oluyor, oradan e-maille iletişime geçip gerisini onlara bırakıyorsunuz. Onlar size dil okullarının koşulları, ücretleri, alternatif programlar vs. hepsinin bilgisini veriyor. Bir ek yapalım, siz diyelim biraz Almanca biliyorsunuz ve A2’den başlamak istiyorsunuz. Bunun için Almanya’ya varıp dil okuluna gittiğinizde size bir seviye testi (Placement Test) yapıyorlar ve gerçekten o seviyede olup olmadığınızı ölçüyorlar. O yüzden önceden Almanca öğrendiyseniz ve komple unuttuğunu düşünüyorsanız, Almanya’ya varmadan önce internetten veya Duolingo gibi aplikasyonlardan, biraz pratik yapmak iyi olabilir. Sonra testte çakmayasınız!

Dil okulları çoğunlukla size vize ve kalacak yer konusunda da yardımcı oluyor. Size vize prosedüründen bahsediyorlar ve zaman zaman kalacak yer de ayarlıyorlar. Fakat olur da kaydolduğunuz dil okulu bu işlere karışmazsa, hemen biz karışalım!

Almanca Dil Okulu Vizesi Sorunsalı

Bildiğiniz üzere bu çok narin nazenin bir konu! Kişinin nasıl, ne kadarlık ve ne kolaylıkta vize alacağı her durumda değişiyor ve kimseyi yanlış yönlendirmek istemiyoruz. O yüzden vize konusuyla alakalı olarak, kendi gittiğimiz dil okulunun internet sayfasındaki ‘Vize’ bölümünde yazanları kopyalayıp, onun üzerinden bahsedeceğiz.

İşte bu linkte, hem de ‘Türkçe’ olarak, tam olarak şunu yazmışlar:

‘’Almanya´ya gelmek için vizeye başvurmak zorundaysanız eğer, Alman Konsolosluğundan hangi şartların yerine getirilmesi gerektiğini araştırın. Bazı ülkeler Almanca alt yapısının olmasını şart koymaktadırlar. Bunun dışında bizden vize başvuru kağıdı almak için kurs ücretini peşin ödemeniz gerekiyor. Kurs için vize aldığınız anda kursumuza katılmak zorunludur. Unutmayın, haftada en az 20 saat derslere katılmanız gerekmektedir. Eğer vize alamazsanız, red kağıdını bize getirdiginiz taktirde paranız iade edilecektir’’

Gördüğünüz üzere, zaman zaman Türkiye’deki Almanca Konsolosluğu bazı durumlarda A1 Almancanız olmasını isteyebiliyor ama istemediği vakalar da (!) oluyor. Onun dışında kurs ücretini okula peşin ödüyorsunuz ve vizeniz çıkmazsa parayı size geri iade ediyorlar.

Vize ile ilgili duyduğumuz bir başka bilgi de şu; eğer dil okuluna 6 ay veya daha uzun süreli kaydolursanız, size basit – ufak tefek işlerde çalışmanıza yetecek kadar bir çalışma izni de verebiliyorlarmış. Fakat bu konuda kimsenin kafasını karıştırmak istemediğimiz için daha fazla yazmıyoruz.

Ek not:

Dil okulu vizesiyle Almanya’ya gelip de Köln’deki amcasının yanına yerleşenler, evlenenler ve bir daha Türkiye’ye dönmeyenlerin sayısı, tahmin edemeyeceğiniz kadar çok! Hatta bizzat kursta tanıştığımız bir arkadaş, dil okulu vizesiyle gelmiş, Alman bir kadınla evlenmiş ve şu an işsizlik maaşıyla seyahat ediyor. O yüzden de, dil okulunu kullanarak vize alanların, dil okuluna düzenli olarak devamı şartmış. Eh, yani, doğal olarak! 🙂

Almanca Dil Okuluna Gelenler İçin Konaklama

Dil okuluna gelenlerin en popüler konaklama tercihi ‘WG yapmak’ oluyor. WG yapmak demek, paylaşımlı ve genellikle öğrencilerin kaldığı bir evde oda kiralamak demek. Kendinize ait bir odanız oluyor ve mutfakla banyoyu da ortak kullanıyorsunuz. Kendinize bu şekilde bir oda bulduğunuzda, hem ev ve yurt tutmaya göre çok daha uyguna kalıyorsunuz, hem de evde sizin gibi ve Almanca (yahut İngilizce, hatta Türkçe?) konuşabileceğiniz arkadaşlarınız oluyor, aynı zamanda sosyalleşmeniz de daha kolay oluyor.

Kendinize bu şekilde bir oda bulmak istiyorsanız, bunun için en popüler site şurada http://www.wg-gesucht.de/. Oda fiyatları da çok değişmekle birlikte, Frankfurt’ta aylık oda ücretleri evin yerine ve odanın büyüklüğüne göre ayda 200 Euro ile 500 Euro arası değişiyor diyebiliriz. Şanslıysanız 200 Euro’nun altına bile bulabiliyorsunuz.

Bazı dil okullarının kendi yurtları olabiliyor ya da size konaklama ayarlayabiliyorlar. Bunun için de dil okuluna kaydolurken, yurt durumunu sormayı unutmayın!

Galiba bu sefer biraz çenemiz düştü! Son olarak biraz da masraflardan bahsedip konuyu kapatacağız!

Almanya Dil Okulu Masrafları

Tabii ki bu işin bir de masraf kısmı var ve sizlerin de tahmin ediyoruz ki, yüzde 99’u (iyimser) ‘harcayalım güzelleşelim’ diye düşünmüyor. Maddi kaygılar çoğu kez, yurtdışında dil okulu olayının büyük kısmını oluşturuyor. Fazla uzatmadan hemen konuya giriyoruz.

Dediğimiz gibi, Almanya’da dil okuluna gitmenin maliyeti kişinin yaşamına göre değişen bir şey olduğu için, biz size bu iş için ne kadar ‘minimum gerekir ondan bahsedeceğiz. Kalanı sizin maddi imkanlarınıza göre 2 katına da çıkar 5 katına da!

Örneğin Frankfurt için;

Aylık yoğunlaştırılmış Almanca kursu ücreti (haftalık 20 saat olan): 125 Euro civarı ya da üstü

WG şeklinde konaklama: Aylık faturalarınız dahil 200 Euro olsun. Ayrıca odanızı, gideceğiniz dil okuluna yakın tutarsanız yol masrafından da kurtulursunuz. Yol ücreti verecekseniz, aylık toplu taşıma kartı 80 Euro.

Kişisel harcamalar: Eğer alışverişinizi Lidl, Aldi gibi ucuz süpermarketlerden yapar ve evde yemek yaparsanız, öğle yemeğinizi de kursta yerseniz veya sandviç alırsanız, yeme-içme olayını günde 10 Euro’ya kapatabilirsiniz.

Diyelim ki hafta da 2 kez de dışarı çıkacaksınız ve kahvedir, biradır, Happy Hour kokteylleridir, arkadaşlarla sosyalleşmelerdir, sosyalleşmekten de tabii ki geri kalmayacaksınız! Size bunlar için de bir 50 Euro yazalım.

Ne etti; yani ayda yaklaşık 670 Euro gibi bir rakama, bu işi kapatmanız pekala mümkün. Sizin çabalarınızla bu rakam daha aşağıya da inebilir, daha üste de çıkabilir.

Almanya’da Dil Okulları Ek not:

Bu maddi konularla ilgili örnek verirken biraz tırsıyoruz açıkçası! O kadar değişken bir şey ki, o yüzden bizim yaptığımız hesap sizin çarşıya uymayabileceğini hep aklınızda tutun!

Almanya’da Dil Okulları Ek not 2:

WG seçerken karşınıza Türk bir aileyle kalma opsiyonları da çıkabilir. Belki o an bir Türk ailenin yanında kalmak size mantıklı gelecektir. Fakat o an, Almanya’da maalesef çoğu Türk ailenin evinde hala Almanca bilen kimse olmadığını ve ‘Avrupa’daki yaramaz Türk çocukları fenomenini’ tekrar hatırlayıp, Türk aileyle kalmaktan vazgeçmenizi diliyoruz!

Almanya’da Dil Okulları Ek not 3: 

Biz burada ‘geldi bahar ayları, gevşer gönül yayları’ henüz diyemez iken, Türkiye’nin sıcak havasında çimlere çoktan yayılmış olanları esefle kınayıp, artık susuyoruz!

Almanya’da Dil Okulları ve Masrafları yazımız şimdilik bu kadar 🙂

Herkese şimdiden iyi araştırmalar!

Sevgiler!

Almanya’da Çalışmak ve Almanya’da Ofis Hayatıyla ilgili 10 Bilgi!

Biz Instagram’da ve Facebook’ta da varız ve bekleriz.

https://www.instagram.com/yoldabiblog/

https://www.facebook.com/yoldabiblog/