Paraty Gezi Rehberi
Paraty
Otobüsten indik ve dedik ki burası aha Ayvalık. Baktık ki ikizi(!) Paraty imiş, o zaman yola devam. Artık konumuza dönebiliriz.
Sao Paulo’dan sonra Rio de Janerio’ya geçerken Paraty’yi de görmek istedik ve burada 3 günlük bir mola verdik. Paraty, Dünya Mirası listesinde yer alan ve 1500 yılında Portekiz kolonisi olarak kurulmuş bir kasaba. Rio de Janerio ile Sao Paulo’nun hemen hemen tam ortasında kalıyor. Otobüs Sao Paulo’dan Paraty’ye yaklaşık 6 saat sürüyor ve otobüs bileti tek yön 60 Real civarı. (Brezilya’nın ne kadar pahalı olduğundan bahsetmiş miydik) Ama Brezilya’da otobüslerin bir özelliği var, koltuklar yatak gibi en arkaya kadar yatıyor! O yüzden normalde asla yolda uyuyamayan biz, bu sefer rüya bile gördük. 🙂
Ek ve gereksiz bilgi: Normalde Sao Paulo – Rio de Janerio arasındaki mesafe neredeyse iki katı olmasına ragmen o da 6 saat sürüyor çünkü diğer otoban olan yoldan gidiyor otobüs. Neyse 🙂
Paraty’ye daha ilk anda ısınmayı başardık ve Sao Paulo’nun bizde bıraktığı o kötü his hemen silindi. Bir oh çektik desek yeridir!
Paraty’nin denize yakın arnavut kaldırımlı sokakları, trafiğe kapalı ve her yerinde ufak ufak barların cafelerin olması Paraty’i eğlenceli kılan en önemli özellik. Bu sokaklara çok yakın olan otel ‘Pousada Solar D’alcina’da kaldık ve çok sevdik. Çok büyük ve lüks bir otel olmasa da odalarının deniz manzarası çok güzeldi. Oda başına günlük kahvaltı dahil 60 Usd ödedik.
Paraty’de hayat bu arnavut kaldırımları olan merkez kısmında dönüyor. Brezilya’nın milli içkisi cachaca ve Paraty de cachacanın ana vatanı. Cachacayla yapılan milli kokteyleri Caiphirinha doğal olarak Paraty’de en çok tüketilen içki. Her gittiğiniz barda sayısız Caiphirinha içen insan göreceksiniz, çekinmeyin siz de katılın biz sevdik bu Caiphirinha’yı! Brezilya’nın bir güzel yanı, canınız herhangi bir mekanda oturmak istemiyorsa en yakın yerden bir kokteyl kapıp en yakındaki parka çömebilmeniz. Biz Paraty’de kaldığımız 3 gecede de zamanımızın bir bölümünü parklarda sokak müzisyenlerini dinleyerek geçirdik. Brezilya insanları eğlenmeyi seviyor, eee onları eğlenirken görünce siz de kendiliğinden eğleniveriyorsunuz zaten!
Eğer Paraty’ye gelmişiz bir kere gidip güzel bir Brezilya mekanına karnımız iyice doysun derseniz, ‘Restourante La Luna’nın önünde saygılarımızı iletiyoruz. Karnı tok, cebi hafiflemiş şekilde otele dönmek isterseniz sizi buraya alacağız. (bize öyle oldu.) 🙂
Paraty’nin bir diğer café-bar kısmı da doğal olarak sahil kısmı. Burası arnavut kaldırımlı bölgesine kıyasla daha ucuz ve tabiri caizse ‘’chill’’. Her yer telefondan müzik açmış ve bira içen gençle dolu. Biz bu kısmı da sevdik.
Son olarak, tam otobüs terminalinde otobüslerin sizi indirdiği yerde çat diye bir ‘İstanbul Restoran’ var. İçimizden ulan arkadaş burada da mı!? dememize ragmen şeytan dürttü ve tabii ki yemek yemek için içeri girdik. Bu mekanın sahibi Okan, 10 yıl önce tek yön bilet alarak Güney Amerika’yı gezmeye başlamış ve yolu Paraty’e düşmüş. Sonra burada bir de Brezilyalıyla evlenmiş ve burayı açmış! Köftemizi yerken mekandaki diğer Türk müşterilerle muhabbet ettik ve yolculuk planlarımızı karşılaştırdık. Herkesin Brezilya rotası kendine tabii, sonra da dağıldık 🙂 Yolunuz bu ufak Paraty kasabasına düşerse ‘İstanbul Restoran’ güzel bir köfte ve muhabbet sohbet durağı olabilir.
Paraty’nın olmazsa olmazı tekne turu
Paraty’nin denizi maalesef temiz değil ve yüzülmüyor ama Paraty’den çok güzel koylara tekne turları kalkıyor. Tur düzenleyen acentalar kasabada yürürken zaten her yerde karşınıza çıkıyor, sizin özellikle önceden aramanıza gerek yok. 🙂 Bir de bu tekne turlarının iki versiyonu var, canlı müziklisi ve müziksizi. Biz bilmeden canlı müzikli olanını almışız. Kafa dinleriz diye düşünürken gün boyu tiz sesli bir gitaristi dinledik. Siz müziksiz olanını seçebilirsiniz!
Tekne turu sabah 11 gibi başlıyor ve çoğunlukla akşam 5’e kadar sürüyor. İyi bir pazarlıkla kişi başı 40 Real’e halledebilirsiniz turu 🙂 Paraty’nın ne kadar güzel bir yer olduğunu biz o ana kadar farkedememişiz. Tekne sahilden ayrılıp da muhteşem manzaralar başlayınca, işte dedik oley doğru yere gelmişiz, Brezilya’da yüzmeyeceğiz de nerede yüzeceğiz dimi?
Brezilya’da zenginlerle fakirler arasında aşırı bir uçurum var demiştik. Bunu tekne turunda bir kez daha anladık. Teknenin önünden geçtiği bazı adalar müstakil ada ve tek sahipleri var. Adanın ortasında kocaman malikane ve önünde tekne duruyor. Paraty’ye yakın havalimanına özel uçaklarıyla gelip buraya geçiyorlarmış. (Kahpe düzene bir kez daha kızdıysak, hemen dağıtmadan konuya dönüyoruz.)
Katıldığımız tekne turunda toplam 4 yerde durduk ve hepsi birbirinden güzeldi. Ormanla içiçe geçmiş olanlarından bir tanesinde maymunlar denize giriyordu 🙂 Paraty’e kadar geldiyseniz bir tekne turuna katılarak kurtlarınızı dökmenizi öneriyoruz anlayacağınız!
Biz Paraty’deki 3 günümüzü 1 gün tekne turu yaparak, kalan 2 günde de o café senin bu park benim gezip Rio de Janerio için enerji toplayarak geçirdik. Aklımızda da hep arnavut kaldırımlı güzel bir kasaba ve mola yeri olarak kaldı.
Umarız bu güzel kasaba size de güzel davranır, yolu Paraty’e düşenlere şimdiden selamlar 🙂
Bir sonraki durağımız Rio de Janerio.
Instagram’da da varız bekleriz 🙂 https://www.instagram.com/yoldabiblog/
Sevgiler!!
Emeğine sağlık.. 15 gün sonra oralardayım.. Bi de dünya gözüyle biz görelim bakalım 🙂